Geleneksel Sahne Sanatları, Kültürel Adetler

Kabuki:
Dört yüz yıllık tarihi ile Kabuki, drama, dans ve müziği birleştiren bütüncül bir tiyatro gösterisidir.

Ikebana:
Temel ilkesi, çiçekleri kullanarak üç unsur – cennet, yeryüzü ve insan – arasında bir uyum dünyası yaratmaktır

Noh:
Japonya’nın 14. yüzyıla kadar uzanan, en eski müzikal tiyatrosu  

Japon “ruhunu” hissedin!
Anne-babalardan çocuklara ve onların çocuklarına... Geleneksel Japon sahne sanatları ve kültürel adetleri, yüzyıllar boyu nesillerden nesillere aktarılmıştır.

Japonya, tevazu göstermeksizin, tüm dünyaya karşı övünülebilecek geleneksel sahne sanatları açısından tam bir hazine niteliğindedir. Örneğin Kabuki... Rengârenk bir sahnede gerçekleştirilen bu gösteri ile Japonların ve izleyen herkesin gönül telini titreten bir drama sergilenir. Neredeyse tamamıyla stilize nitelikteki Noh tiyatrosu ise, kelimelerin ve somut nesnelerin ötesine geçen engin ve arı güzelliğe dayalı, derin bir estetik değer olan "yugen" ünyasından izler yansıtır.

Bunraku kukla oyunlarında, köklü ahlaki düşünceler, sevginin ve hayatın gerçeklikleri ve sıradan insanların duygu dünyalarındaki gelgitler arasındaki çelişkiler enfes ve gönülden bir dışavurumla aktarılır. Bunraku icra edilirken, üç telli "shamisen" sazları eşliğinde "joruri" denen halk şarkıları söylenir.

Çay seremonisi ve çiçek düzenleme sanatı olan "ikebana" gibi geleneksel kültürel adetler, basit becerilerin ötesine geçerek geleneksel değerler olan "wabi" (sade dinginlik) ve "sabi" (geçmişten gelen zarafet ve sakinlik) değerlerini aramanın ruhani "yollarını" temsil eder. Çay seremonisi, ikebana ve diğer kültürel adetleri, bizzat tecrübe edebileceğiniz birçok mekân mevcuttur. Hatta kendi başınıza kimono giymeyi bile öğrenebilirsiniz. Bir deneyin. Kendinize fırsat tanırsanız, bu deneyimler "başka bir yönünüzü" keşfetmenize yardımcı olabilir.