Matsushima:
Japonya’nın en ünlü üç doğal manzarasından bir tanesi olan, resmedilmeye değer bu bölge, adeta koyda yüzüyormuş gibi görünen 260’tan fazla adacığa sahiptir..
Shirakawa-go:
Dağların arasına kurulmuş bu köy, benzersiz “gassho-zukuri” tarzı çiftlik evleri ile ünlüdür.
Jigokudani Onsen:
Maymunlar, bu değişik açık hava kaplıcasındaki (onsen) “rotemburo”
banyosunda yıkanmaktan hoşlanırlar.
“Tanada” Teraslı Pirinç Tarlaları:
Bu pirinç tarlaları, dağlık alanlardan azami şekilde faydalanmak için arazileri küçük parçalara ayıracak şekilde yapılmıştır ve eski Japonya’nın nostaljik bir görünümünü yaratırlar.

Fuji Dağı:
Bu güzel tepe, şüphesiz, Japonya’ya gelen her ziyaretçi için en fazla rağbet gören ve “mutlaka görülmesi gereken” güzelliklerden bir tanesidir.
“A la Japonica” (Japon usulü) gerçek bir manzaranın enfes örnekleri kırsal kesimlerde uzanır.
Kırsal bölgelerde keyifli bir geziye çıkın ve dillere destan Japon misafirperverliğine birebir tanık olun.
Tokyo gibi büyük şehir merkezlerinden yalnızca birkaç saatlik araba ya da tren yolculuğundan sonra tamamen farklı bir dünyaya adım atabilirsiniz. Kendinizi, arka planda gür dağların ve tepelerin yükseldiği huzurlu bir yerde hayal edin. Uzak dağlarda yaşayan küçük bir topluluğa ya da deniz kenarında bir balıkçı köyüne ne dersiniz? Kırsal bölgelere doğru çıkılacak bir gezi, doyuma ulaşmanın altın anahtarı olabilir, özellikle de bu seyahat her şeyden uzaklaşmak ve henüz bilinmeyen bir dünyayı, içinde yaşayan insanları ile keşfetmek anlamına geliyorsa…
Pirinç ekimi, Japonya’da 2.000’i aşkın yıl önce başlamıştır. Şüphesiz, o tarihlerden bu yana, Japon toplumu ve sanayisi büyük değişimlere uğramıştır. Ancak, pirinç ekimi her zaman için en temel yapı taşı olmuştur. Yaz aylarının başlarında suyla dolup taşan pirinç tarlaları, sıra sıra ekilmiş genç pirinç bitkilerinin taze yeşilliği ile parlar. Sonbaharda ise tarlalar kurutulur ve ekinler olgunlaştıkça altından bir halı görünümünü alır. Bu manzaralar zihinlerde Japonya’nın nostaljik görüntülerini uyandırır ve tüm ülke boyunca, her yerde görülmesi mümkün olan manzaralardır.
Japonya, pirinç ve tarlalarda yetişen diğer ürünler açısından zengin olduğu gibi dağların ve denizlerin nimetleri ile de ayrıca kutsanmıştır. Yerel festivaller, sahne sanatları, el sanatları ve kendine has lezzetlerle bezenmiş yerel mutfağı, insanın yaşamı boyunca hatırlayacağı, “tam anlamıyla iz bırakan” bir deneyim sunmaktadır. Ancak, hepsinin ötesinde, yüreklerinizi en fazla fethedecek olan, karşılaşacağınız içten misafirperverliktir..
|